Yazılar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Yazılar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

3 Eki 2021


Ezan okunurken Ezana saygı duyup, bitinceye kadar dinlemeli, bir iş ile uğraşılıyorsa o meşguliyet bırakılmalıdır. 

Peygamber Efendimiz (s.av) "Ezanı işittiğinizde, siz de müezzinin söylediklerini tekrar ediniz" buyurmuştur.

Eşhedü en lâ ilâhe illâllah"  işitilince, 

"Ve ene eşhedü en lâ ilâhe illâllahü vahdehû lâ şerîke leh, ve enne Muhammeden abdühû ve Resûlüh. Radıytü billâhi Rabben ve  bi`l-İslâmi dînen ve bi-Muhammedin Resûlen nebiyya" denilmelidir.

'Eşhedü enne Muhammeden Resûlüllah' işitilince

1.de "Sallallahu Aleyke ya Resûlâllah", 

2.de ise "Karret aynî bike (gözüm seninle aydınlandı) yâ Resûlâllah" denir. İşaret parmaklarının uçları veya başparmakların tırnakları hafifçe öpülerek gözlere sürülmesi müstehapdır.

kamette böyle yapılmaz.

 "Hayye ale`s-Salâh ve Hayye ale`l-Felâh" işitilince

"Lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâhi`l-aliyyi`l-azîm" denilir.

"Es-Salâtü hayrün mine`n-nevm" işitilince

"Sadakte ve berirte ve bi`l-hakkı natakte" (doğru ve hakkı söyledin, gerçeği ifade ettin)denilir.

Ezan bitince, Ezan duası yapılır.

“Ey şu eksiksiz davetin ve kılınacak olan namazın rabbi Allahım! Muhammed’e vesileyi ve fazîleti ver. Onu, kendisine vaadettiğin makâm-ı mahmûda ulaştır, Muhakkak ki sen vaadinden dönmezsin”

Hadîs-i Şerîfte, ezan ile ikamet arasında yapılan duâların red olunmayacağı beyan buyrulmuştur.

13 Şub 2019


                       

Esmaî isminde bir kişi anlatıyor: Hz. Ali radıyallahü anh’ın torunlarından ilim erbabı, saçları ortadan iki tarafa ayrılarak taranmış, güzel bir genç gördüm. Kâbe’nin perdesine yapışmış ağlayarak şöyle diyordu: “Ey benim Efendim, Sultanım! Bütün gözler uykuda, yıldızlar battı. Sen dirisin, uyanıksın, bütün mahlûkatı gözeterek, onların işleriyle ilgilenmektesin. Dünya padişahları kapılarını kapattı, şimdi onların kapılarını bekleyen bekçiler var. Sen’in kapın ise muhtaçlara açık. İşte ben, miskin dilenci kapına dilenmeye geldim. Rahmetine ümit bağlıyorum. Ben miskine rahmet kıl, günahlarımı bağışla. Sınırsız ve nihayetsiz keremin ile cennet içinde bana yer ver. İlâhî! Benim ümidim Sen’sin. Günahlarımı bağışla. Hacetimi reva kıl. İlâhî! Azığım çok az, yolum ise çok uzun. Azığımın azlığına mı ağlayayım, yolumun uzaklığına mı yanayım? Amellerim çok çirkin. Halkın içinde benim kadar çok suç işlemiş kul yoktur. İlâhî! Şayet beni ateşe atacaksan, Sana bağladığım ümit ne olacak?
Esmâî der ki: O Alim genç bu sözleri söyleye-söyleye bîtap düştü ve yere yığıldı. Yanına yaklaştım. Başını kaldırdım, dizimin üstüne koydum. Dayanamadım, ağlamaya başladım. Gözümün yaşı mübarek yanağı üzerine damlamış olacak ki, gözünü açtı ve şöyle dedi:
“Kimdir beni kendi halime bırakmayan?”
“Ey benim seyyidim, efendim! Bendeniz Esmâî’yim. Niçin böyle ağlarsın, Sen Peygamber soyundansın. Deden Muhammed Mustafa’dır.”
Bunu duyunca kalktı, oturdu ve dedi ki:
“Ey Esmâî! İş öyle senin söylediğin gibi değil! Allah-ü Teâlâ âsiler için cehennem yarattı; salihler için cennet yarattı. Kim isyan ederse Kureyş aslından padişah bile olsa yine cehenneme girer. Her kim de Allah’a itaat ederse, Habeş’ten getirilmiş köle bile olsa cennete girer. Allah-ü Teâlâ’nın kelamını işitmedin mi? Kur’an-ı Kerim’de “Sur üfürüldüğü, kıyamet koptuğu zaman, kimsenin kimseye hısımlığı, dostluğu kalmaz, kişi kendi başının derdine düşer.” buyruldu dedi. (Mü’minûn Suresi Âyet 101)
Allah'tan (c.c.) korkan gerçek alimlerin hayatları böyle idi.
Onlar! Allah-ü Teâlâ’nın azabından çok korkarlar, O’na karşı itaatte kusur işlememeye çalışırlardı. Lakin O’nun rahmetinden de asla ümit kesmezlerdi.
Ayet-i Kerimede Allah c.c. buyuruyor ki; Allah’ın azâbından ancak hüsrâna uğrayanlar emin olabilirler.” (Araf Suresi, Ayet: 99)
Diğer bir Ayet-i Kerime de ise Allah c.c.şöyle buyuruyor: “Gerçek şu ki,  kâfir olanlardan başkası Allah’ın rahmetinden ümit kesmez.” (Yusuf Suresi, Ayet: 87)
Demek oluyor ki; Allh’ın (c.c.) rahmetinden asla ümit kesilmemeli ama azabından da asla emin olunmamalıdır. Allah’ın azâbından emin olduğunu iddia edenler, hüsrâna uğrayan kimselerdir. Allah’ın rahmetinden ümit kesenler de kâfirlerdir.
Mü’minler Allah’ın rahmetine karşı sonsuz bir ümit içinde bulunmalıdırlar. O’na ve rahmetine karşı gösterilecek bir ümitsizlik,  -Allah korusun-  insanı imandan eder. O halde Müslüman, hayatını daimî bir korku ve sonsuz bir ümit içinde sürdürmelidir. Bu sebeple en umutsuz anlarda bile Mü’minde ümit tükenmez. Gerçek Mü’min hayatının bir kutbu  Daimî bir korku (havf) ve bir kutbu da sonsuz bir ümit (recâ) olan kimsedir.
İslami terim ile buna “ BEYNEL HAVFİ VERRACA” (KORKU İLE ÜMİT ARASINDA YAŞAMAK) denir. Allah c.c. cümlemize korku ile ümit arasında yaşamayı nasip etsin. Amin!

7 Şub 2019


İşte limon suyunun sağlığınıza kattığı mucizeler...

Limonu soğuk su içine sıkmayınız. 
Soğuk su gıdalardaki yağı sertleştirdiği için bağırsak kenarlarında tabaka meydana getirir, bu da sağlığınıza yarar değil zarar verir.
limonu 50 veya 60 derecelik orta sıcaklıkta suya sıkınız.
Limon sıkılmış sıcak su yağ dokularınızı parçalayarak dinç ve sağlıklı bir bedene sahip olmanızı sağlar.

1. Limonlu su, vücuda elektrolit ekler ve bu sayede susuz kalmanızı engeller. Limonun içerisinde potasyum, kalsiyum ve magnezyum gibi elektrolitler bulunur.
2. Eklem ve kas ağrılarına iyi gelir.
3. Sitrik asit içerdiği için limonlu su sindirime yardımcı olur.
4. Karaciğerin daha fazla enzim üretmesini sağlar.
5. Limonlu su, karaciğeri temizler, toksinlerden arınmasını sağlar.
6. Limonlu su, solunum yolu enfeksiyonlarına, boğaz ağrısına ve bademciklerin şişmesine engel olur.
7. Ilık limonlu su bağırsak hareketlerini düzenlemede oldukça etkilidir.
8. Limonlu su, metabolizmanın çalışmasını düzenler. Limon kuvvetli bir antioksidan olduğu için bağışıklık sistemini de güçlendirir.
9. Limon, yüksek miktarda potasyum içerdiğinden limonlu su sinir sistemine de destek olur. Depresyon ve anksiyete gibi potasyum eksikliğine bağlı olarak ortaya çıkan sorunlardan vücudu korur.
10. Kanı, kan damarlarını ve atardamarları temizler.
11. Tansiyonu düşürür. Her gün içildiğinde yüksek tansiyonu %10 oranında azaltır.
12. Vücudun pH değerini yükseltir. pH değeriniz ne kadar yüksekse hastalıklarla savaşma ihtimaliniz de artar.
13. Limonlu su derinin yaşlanmasına karşı koyabilecek bir içecektir. İçeriğindeki antioksidanlar yaşlanmaya sebep olan maddelerin vücuttan atılmasını sağlar.
14. Limonlu su ürik asidin seyreltilmesini sağlar. Ürik asit eklemlerde ağrıya neden olur.
15. Limonlu su hamileler için de faydalıdır. İçerisindeki C vitamini bebeğin gelişimini destekler, potasyum beyin ve sinir sistemine iyi gelir.
16. Limonlu su mide yanmasına iyi gelir.
17. Safra kesesi, böbrek ve pankreas taşlarına karşı etkilidir.
18. Kilo verdirir. İçerisindeki lifler sayesinde tokluk hissi yaratır.
19. Diş ağrısına ve diş eti sorunlarına iyi gelir.
20. Kanseri önlediği belirtilmektedir. Alkali bir besin olan limon, kanserin gelişemeyeceği bir ortam yaratır. Kanser alkali ortamlarda ilerleyememektedir.

4 Şub 2019

Sokakların sesini dinliyorum..Ak Partiyi cezalandıracağız sesleri fısıldanıyor etrafta..16 senede yapılan icraatları sayıyorum.. evet yaptı diyorlar16 senede ekonomik alım gücünün artışından bahsediyorum.. evet artırdı diyorlar.

2013'ün 17-25 Aralığında Yargı Mensuplarının darbe girişiminin ekonomiye maliyeti, 2014 senesinde Gezi olayları ile darbe girişiminin ekonomiye maliyeti,2015 senesinde hendek kazıp iç savaş çıkarma girişiminin ekonomiye maliyeti,2016 senesinde askeri darbe girişiminin ekonomiye maliyeti, 2017 senesinde sınır ötesi harekatlarının ekonomiye maliyeti,. 2018 tarihlerinde dolar, faiz ve piyasa mallarının fiyatları üzerinden yapılan saldırıların ekonomiye maliyeti ne kadar yüksek oldu bunu da biliyorsunuz, buna rağmen ekonomimiz çok şükür fena sayılmaz, hatta iyiye de gidiyor öyle değil mi diyorum... evet haklısın diyorlar..

Bu iktidar bunca ağır yükün altından kalkmayı başardı. Daha önceki hükumetler ufacık bir sarsıntıya dayanamıyordu. Bunu yaşayarak tecrübe ettiniz. Ak Partiyi cezalandırınca yerine gelecek olan diğer partiler bu ülkeyi daha beter hale getirmeyecek mi diyorum.. evet haklısın diyorlar..

Peki neden cezalandıracaksın diyorum..Olsun, bunlara bir ders vermek lazım diyorlar...

Ders vereceğim derken senin halin, ülkenin hali daha kötüye gitmeyecek mi diyorum. Haklısın diyorlar.Bu diyaloglardan Anlıyorum ki:

MİLLETİN KENDİSİNİN DE İYİ BİR DERSE İHTİYACI VAR...ANLAŞILAN O Kİ, RAHAT BATMIŞ ...Arkadaşlar Sizden ricam bunu herkes paylaşsın

Alıntıdır...

2 Şub 2019

Allâh'ım! Efendimiz Muhammed'e, Efendimiz Muhammed'in ehl-i beytine salât eyle. O salât, her türlü korku ve âfetlerden kurtulmamıza, bütün ihtiyaçlarımızın giderilmesine, tüm günahlarımızdan arınmamıza, katındaki derecelerin en yücesine yükselmemize, hayatta iken ve öldükten sonra tüm hayırlı gayelerin en uç noktasına ulaşmamıza vesile olsun. Muhakkak ki, Sen her şeye kadirsin. Allah, bize kâfidir. O ne güzel bir vekil, ne güzel bir dost ve ne güzel bir yardımcıdır. Ey Rabbimiz! Senden mağfiret dileriz, dönüş yalnız sanadır.















8 Oca 2018

6 Oca 2018


DUA
Hatim Duasına Başlanacaksa;  (11 İhlas, 1 Felak, 1 Nas, 1 Fatiha ve Bakara Suresinin’nın ilk ayetleri)

اَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ.  بِسْمِ اللهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
اَلْحَمْدُ ِللهِ رَبِّ اْلعاَلَمِينَ,  وَالصَّلاَةُ وَالسَّلاَمُ عَلَى سَيِّدِناَ مُحَمَّدٍ وَعَلَى آلِهِ  وَاَوْلَادِهِ  وَأَزْوَاجِهِ  وَأَصْحَابِـهِ  وَأَتْـبَاعِهِ  وَجَمِيعِ ذُرِّيَّاتِهِ  رِضْوَانُ الَّلهِ تَعَالَى عَلَيْهِمْ اَجْمَعِينَ 

Allah’ım! Sen âlemlerin Rabbisin. Bütün hamdler Sanadır, Sana sonsuz hamd-ü sena olsun.   
Efendimiz Muhammed aleyhissalatü vesselam’a, O’nun âline, evladına, ezvacına, ashabına, etba’ına ve cümle zürriyetine Salât ve Selam olsun. Allah’ım Senin rızan cümlesinin üzerine olsun 

أَللَّٰـهُمَّ رَبَّـنَا  تَـقَـبَّـلْ مِنَّا إِنَّكَ أَنْتَ السَّمِيعُ الْعَلِيمُ  وَتُبْ عَلَيْنَا يَا مَوْلٰــنَآ إِنَّكَ أَنْتَ التَّــوَّابُ الرَّحِيمُ

Ey Allah’ım! Ey Rabbimiz! Şüphesiz Sen işiten ve bilensin. (ibadetlerimizi ve dualarımızı) kabûl eyle
Ey merhamet eden ve tövbeleri kabul eden Mevlâmız!  Bize merhamet et ve tövbelermizi kabûl eyle

وَاهْدِنَا وَوَفِّقْـنَآ إِلَى الْحَقِّ وَإِلٰى طَرِيقٍ مُسْتَـقِيمٍ,  بِـبَـرَكَـةِ الْقُرْأٰنِ الْعَظِيم,  وَبِحُرْمَتِ حَبِيبِكَ وَرَسُلِكَ الْكَرِيمِ,

Azim olan Kur’ânın bereketine, Kerim olan Habibinin ve Resulünün hürmetine bize hidâyet nasip eyle, hakka ve doğru yola ulaşmaya muvaffâk eyle

وَاعْفُ عَـنَّا يَا كَرِيمُ   وَاعْفُ عَـنَّا يَا رَحِيمُ  وَاغْفِرْ لَـنَا ذُنُـوبَـنَا بِفَضْلِكَ وَكَرَمِكَ يَآأَكْرَمَ الْاَكْرَمِينَ  وَيَا اَرْحَمَ ارَّاحِمِينَ
Ya Kerîm bizi affayle, Ya Rahim bizi affayle. Ey ikram edenlerin en ikramcısı, ey merhametlilerin en merhametlisi; fazlın ve kereminle günahlarımızı bağışla! 
……………………………………………………………………………………………………………………….
HATİM  DUASI iLAVESİ

اَلَّلهُمَّ بَلِّغْ ثَواَبَ مَاقَرَأْنَاهُ  وَنُورَمَا تَلَوْنَاهُ  اِلَى رُوحِ سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ صَلَّى الَّلهُ تَعَالَى عَلَيْهِ وَسَلَّمَ,  وَاِلَى اَرْوَاحِ جَمِيعِ اِخْوَانِهِ مِنَ الْاَ نْبِيَاءِ وَلْمُرْسَلِينَ,  صَلَوَاتُ الَّلهِ وَسَلَامُهُ عَلَيْهِمْ اَجْمَعِينَ,  وَاِلَى اَرْوَاحِ آلِهِ  وَاَوْلَادِهِ  وَاَزْوَاجِهِ وَاَصْحَابِهِ  وَاَتْبَاعِهِ  وَذُرِّيَّاتِهِ اَجْمَعِينَ,  وَاِلَى اَرْوَاحِ جَمِيعِ الْأَوْلِيَاءِ وَالْاَصْفِيَاءِ وَالْعارِفِينَ,  وَاِلَى اَرْوَاحِ جَمِيعِ عُلَمَاءِ الْعَامِلِينَ وَصُلَحَاءِ الصَّالِحِينَ, وَأَغْنِيَاءِ الشَّاكِرِينَ وَفُقَارَءِ الصَّابِرِينَ,  وَاِلَى اَرْوَاحِ شُهَدَاءِ دِينِ مُبِينَ, رَحْمَتُ اللَّهِ عَلَيْهِمْ اَجْمَعِينَ,  وَاِلَى اَرْوَاحِ أٰبَآءِنَا وَأُمَّـهَاتِـنَا وَاِخْوَانِنَا وَأَخَوَاتِـنَا وَأَوْلَادِنَا وَأَقْرِبَآئِـنَا وَأَحِبَّآئِـنَا وَاَصْدِقَاءِنَا وَاَسَاتِيِذِنَا وَمَشَايِخِنَا وَلِمَنْ كَانَ لَهُ حَقٌّ عَلَـيْـنَا, وَلِجَمِيعِ الْمُؤْمِنِينَ وَالْمُؤْمِنَاتِ وَالْمُسْلِمِينَ وَالْمُسْلِمَاتِ,  بِرَحْمَتِكَ يَا اَرْحَمَ الرَّاحِمِينَ,  يَاقَاضِىَ الْحَاجَاتِ وَيَامُجِيبَ الدَّعَوَاتِ,  اِسْتَجِبْ دُعَاءَنَا بِرَحْمَتِكَ يَا اَرْحَمَ الرَّاحِمِينَ,

Allah’ım! Okuduklarımızdan hasıl olan sevabı, tilavet ettiklerimizden hasıl olan nuru,  Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa sallellah-ü aleyh-i ve selem Efendimizin ruhuna ulaştır. O’nun cümle nebi ve resul  kardeşlerinin ruhlarına ulaştır.  O nebi ve resullerin ailelerinin, çocuklarının, hanımlarının, arkadaşlarının, etba’ının ve cümle zürriyetlerinin ruhlarına ulaştır. Cümle Evliyanın, Esfiyanın, Ârifanın ruhlarına ulaştır. Cümle Ulema-i Âmilin, Suleha-i Salihin, Eğniya-i Şakirin ve Fukara-i Sabirinin ruhlarına ulaştır. Din-i Mübin için şehit olan cümle Şühedanın ruhlarına ulaştır. ve cümlesine rahmet eyle.  Ey merhametlilerin en merhametlisi! Rahmetinle babalarımızın, analarımızın, erkek ve kız kardeşlerimizin, çocuklarımızın, akrabamızın, sevdiklerimizin, sadık dostlarımızın, hocalarımızın, üstatlarımızın, meşayihımızın, üzerimizde hakkı bulunan hak sahiplerinin, cümle Mü’min ve Mü’minatın, Müslim ve Müslimatın da ruhlarına ulaştır.  Ey ihtiyaçları gideren, ey duaları kabul eden, ey merhametlilerin en merhametlisi! Rahmetinle dualarımızı kabul eyle
…………………………………………………………………………………………………………………………………….

اَلَّلهُمَّ طَهِّرْ قُـلوُبَـنَا, وَاغْفِرْ ذُنُـوبَـنَا, وَاسْتُرْ عُيوُبَـنَا, وَكَفِّرْ عَنَّا سَيِّئَاتِنَا, وَقْضِ دُيُونَنَا, وَبَيِّضْ وُجُوَنَا, وَإرْفَعْ دَرَجَاتِنَا, وَاشْفِ
مَرْضَانَا, وَارْحَمْ مَوْتَانَا, وَاغْفِرْ أٰبَآءِنَا, وَأُمَّـهَاتِـنَا, وَزَوْجَاتِنَا, وَأَوْلَادِنَا, وَاِخْوَانِنَا, وَأَخَوَاتِـنَا, وَأَقْرِبَآئِـنَا, وَأَحِبَّآئِـنَا, وَاَصْدِقَاءِنَا, وَلِمَنْ كَانَ لَهُ حَقٌّ عَلَـيْـنَا, وَلِجَمِيعِ الْمُؤْمِنِينَ وَالْمُؤْمِنَاتِ, وَالْمُسْلِمِينَ وَالْمُسْلِمَاتِ,  بِرَحْمَتِكَ يَا اَرْحَمَ الرَّاحِمِينَ

Allâh’ım! Kalplerimizi temizle, günahlarımızı affeyle, ayıplarımızı ört, kötülüklerden arındır, borçlarımıza ödeme kolaylığı ver,  yüzlerimizi ak eyle, derecelerimizi yücelt, hastalarımıza şifâ ihsan eyle, ölmüşlerimize rahmet eyle. Ey merhametlilerin en merhametlisi! Rahmetinle babalarımızı, analarımızı, eşlerimizi, çocuklarımızı, (erkek ve kız) kardeşlerimizi, akrabalarımızı, sevdiklerimizi, sâdık dostlarımızı, üzerimizde hakkı bulunanları, bil cümle Mü’min ve Mü’minatı, Müslim ve Müslimatı bağışla

أَللَّٰـهُمَّ  أَصْلِحْ دِيـنَـنَا وَدُنْـيَانَا  وَشَتِّتْ شَمْلَ أَعْدَآئِـنَا  وَاحْفَظْ أَهْلَـنَا وَأَمْوَالَـنَا وَاَنْفُسَنَا وَبِلَادَنَا وَبِلَادِ اِسْلَامَنَا  يَا اَرْحَمَ ارَّاحِمِينَ اَنْتَ مَوْليناَ فاَنْصُرْناَ عَلىَ الْقَوْمِ الْكاَفِرينَ

Allâh’ım! Dînimizi ve dünyâmızı ıslâh eyle, düşmanlarımızın birliklerini dağıt, toparlanmalarına fırsat verme.  Aile ehlimizi, mallarımızı, canlarımızı, yaşadığımız beldeleri ve Müslümanların yaşadığı beldeleri koru. Ey merhametlilerin en merhametlisi Sen bizim Mevlâ'mızsın. Kâfirler topluluğuna karşı bize yardım eyle

اَللّهُمَّ يَا مُجِيبَ الْمُضْطَرّينَ وَيَا صَريخَ الْمَكْرُوبينَ  اِكْشِفْ عَنَّا هَمَّنَا وَ غَمَّنَا وَ كُرْبَتَنَا فَاِنَّكَ تَرى مَا نَزَلَ بِنَا وَبِالْمُؤْمِنينَ جَميعًا

Ey çaresizlerin duasını kabul eden, ey darda kalmışlara yardım eden Allah'ım! Sen bizim ve cümle müminlerin başına gelenleri görüyorsun. Üzerimizden hüzünleri, gamları ve kederleri kaldır

اَلَّلهُمَّ ثَبِّتْ أَقْدَامَنَا وَارْبُطْ عَلَى قُلُوبِنَا وَانْصُرْنَا عَلَى الْقَوْمِ الْكَافِرِينَ

Allah’ım! Ayaklarımızı dinin üzere sabit kıl, kalplerimize kuvvet ver, kâfir kavme karşı bize yardım eyle

اَلَّلهُمَّ أَعِزَّ الإسْلَامَ وَالمُسْلِمِينَ وَاجْمَعْ كَلِمَتَهُمْ وَوَحِّدْ صُفُوفَهُمْ

Allah’ım! İslam’ı ve Müslümanları aziz eyle! İnananları bir araya getir, saflarını birleştir

اَلّلهُمَّ أَذِلَّ الشِّرْكَ وَالْمُشْرِكِينَ , وَاهْزِمِ أَعْدَاءَنَا وَأَعْدَاءَ الدِّينِ

Allah’ım! Şirki ve müşrikleri rezil eyle, düşmanlarımızı ve din düşmanlarını hezimete uğrat 

اَلَّلهُمَّ انْصُرِالْإِسْلَامَ وَالْمُسْلِمِينَ الْمُسْتَضْعِفِينَ فِي كُلِّ بِلَادِ الْمُسْلِمِينَ اَللَّهُمَّ اَيِّدْ كَلِمَةَ الْحَقِّ وَالدِّينِ اَللّهُمَّ انْصُرْ مَنْ نَصَر َالدِّينَ  وَاخْذُلْ مَنْ خَذَلَ الْمُسْلِمِينَ

Allah’ım! Müslümanlara ve Müslümanların yaşadığı beldelerdeki zayıf ve savunmasız Müslümanlara yardım eyle! Allah’ım! Dinimizi ve hak davamızı destekle! Allah’ım dinine yardım edene Sen de yardım eyle, Müslümanlara zarar vermek isteyenleri perişan eyle

اَللّٰهُمَّ انْصُرْ جُيُوشَ الْمُسْلِمِينْ وَعَسَاكِرَ الْمُوَحِّدِينْ,  وَاكْتُبُ الصِّحَّةَ وَالسَّلَامَةَ وَالْعَافِيَةَ عَلَيْنَا,  وَعَلَى جَمِيعِ الْمُؤْمِنِينَ وَالْمُؤْمِنَاتِ, وَالْمُسْلِمِينَ وَالْمُسْلِمَاتِ,  بِرَحْمَتِكَ يَا اَرْحَمَ الرَّاحِمِينَ, 

Allah’ım!  Müslümanların ordularına ve Tevhit askerlerine yardım eyle.  Ey merhametlilerin en merhametlisi! Rahmetinle bize, cümle Mü’min ve Mü’minata, Müslim ve Müslimata sağlık, sıhhat, ve afiyet ihsan eyle

اَللّٰهُمَّ إِنَّا نَسْأَلُكَ الْعَفْوَ وَالْعَافِيَةَ,  فِيالدُّنْيَا وَالْآخِرَةِ, اَللّٰهُمَّ رَبَّنَا آتِنَا فِي الدُّنْيَا حَسَنَةً,  وَفِي الآخِرَةِ حَسَنَةً,  وَقِنَا عَذَابَ النَّارِ,  وَاَدْخِلنَاالْجَنَّتَ مَعَ الْأَبْرَرِ,  يَاعَزِيزُ يَاغَفّارُ,  يَاكَرِيمُ يَاسَتَّارُ,  يَارَبَّ الْعَالَمِينِ,  رَبَّنَا اغْفِرْ لِي وَلِوَالِدَيَّ وَلِلْمُؤْمِنِينَ يَوْمَ يَقُومُ الْحِسَابُ,  بِرَحْمَتِكَ يَا اَرْحَمَ الرَّاحِمِينَ,  وَسَلَامٌ عَلَى الْمُرْسَلِينْ وَالْحَمْدُ لِلّٰهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ

Allah’ım Senden dünya ve ahirette bizleri affetmeni ve bize âfiyet vermeni talep ediyoruz 
Ey Rabbimiz! Bize dünyada ve ahrette iyilik ver.  Bizi cehennem azabından koru 
Ey yüceler yücesi,  esirgeyen ve bağışlayan,  kusurları ve ayıpları örten, ikramı bol olan Âlemlerin Rabbi
Bizi iyi kullarınla birlikte cennetine koy. 
Ey Rabbimiz!  Ey merhametlilerin en merhametlisi!  Hesapların görüldüğü günde rahmetinle bizi,  ana-babamızı ve Mü’minleri bağışla
Cümle Peygamberlerin üzerine salât ve selam olsun.  Âlemlerin rabbi olan Allah’ım!  Sana Hamt olsun.  Amin
ZİKİRLER ve BOL RIZIK İÇİN DUALAR

            رَبَّنَا ظَلَمْنَا اَنْفُسَنَا وَاِنْ لَمْ تَغْفِرْ لَنَا وَتَرْحَمْنَا لَنَكُونَنَّ مِنَ الْخَاسِرِينَ

Ya Rabbi biz kendimize zulmettik. Eğer Sen bizi bağışlamaz ve bize merhamet etmezsen muhakkak ki, biz hüsrana uğrayanlardan oluruz. Ey merhametlilerin en merhametlisi bize merhamet et ve bizi bağışla

رَبِّ اَنِّى مَسَّنِىَ الضُّرُّ وَاَنْتَ اَرْحَمُ الرَّاحِمِينَ

 “Ya Rabbi! Sen merhametlilerin en merhametlisisin, bana zarar dokundurma

لاَ اِلهَ اِلاَّ اَنْتَ سُبْحَانَكَ اِنِّى كُنْتُ مِنَ الظَالِمِينَ

 “Ey Noksan sıfatlardan münezzeh olan Rabbimiz! Senden başka İlâh yoktur. Ben günahlara daldım ve zalimlerden oldum.” (beni zulmetten nura çıkar

رَبِّ اَعُوذُ بِكَ مِنْ هَمَزَاتِ الشَّيَاطِينِ.  وَاَعُوذُ بِكَ رَبِّ اَنْ يَحْضُرُونِ

“Ya Rabbi! Şeytanların vesveselerinden ve yanımda bulunmalarından sana sığınırım.”  (Beni Muhafaza eyle

اِسْتَغْفِرُوا رَبَّكُمْ إِنَّهُ كَانَ غَفَّارًا. يُرْسِلِ السَّمَاء عَلَيْكُم مِّدْرَارًا وَيُمْدِدْكُمْ بِأَمْوَالٍ وَبَنِينَ وَيَجْعَل لَكُمْ جَنَّاتٍ وَيَجْعَلْ لَكُمْ أَنْهَارًا

Allah’ım! “Rabbinize Tövbe edin, Muhakkak ki O, çok bağışlayan, sizin için hesapsız semavi nimetler yağdıran, sizi mallar ve evlâtlar ile destekleyip güçlendiren, size Cennet misali bahçeler veren ve sizin için nehirler akıtandır diye buyuruyorsun
Ya Rabbi! Sana yöneldim ve tövbe ediyorum. Tövbelerimi kabul eyle. Sen esirgeyen ve bağışlayansın, bizi esirge ve bağışla. Bizim için hesapsız semavî nimetler yağdır. Bizi mallar ve evlâtlar ile destekleyip güçlendir. Bize Cennet misali bahçeler bahşeyle, Bizim için nehirler gibi bol ve bereketli rızıklar akıt

100defa

سُبْحَانَ اللَّهِ الْعَظِيمِ وَبِحَمْدِهِ,   اَسْتَغْفِرُاللهَ الْعَظِيمَ وَاَتُوبُ اِلَيْهِ

Allah’ım seni tespih eder, Sana hamt ederim. Sana (yönelir) tövbe ederim. Azim olan Allah’ım Senden mağfiret dilerim

اَفْضَلُ الذِّكْرِ اَسْتَعِيذُ بِااللهِ  بِسْمِ اللهِ,  فَاعْلَمْ أَنَّهُ لَااِلَهَ اِلاَّ اللَّهُ

100defa

لَااِلَهَ اِلاَّ اللَّهُ

Allah’ım Senin adınla Sana sığınırım "Bilirim ki; Şüphesiz Senden başka İlâh yoktur. " Zikirlerin en efdali “La İlahe İllallah” tır

بِسْمِ اللهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ.    إِنَّ اللَّهَ وَمَلَائِكَتَهُ يُصَلُّونَ عَلَى النَّبِيِّ  يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا صَلُّوا عَلَيْهِ وَسَلِّمُوا تَسْلِيمًا

Allah ve melekleri Peygamber’e salât ederler. Ey iman edenler siz de ona tam bir teslimiyetle salât ve selâm ediniz

100Defa

اَللَّهُمَّ صَلِّ عَلَى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ وَعَلَى آلِهِ وَصَحْبِهِ وَسَلِّمْ

Allah’ım! Efendimiz Muhammed’e ve Efendimiz Muhammed’in âli’ne ve ashabına Salât ve Selam eyle

3Defa

اَللَّهُمَّ صَلِّ عَلَى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ وَعَلَى آلِ سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ,  بِعَدَدِ كُلِّ دَاءٍ وَدَوَاءٍ وَبَارِكْ وَسَلِّمْ عَلَيْهِ وَعَلَيْهِمْ كَثِيرًا

3üncüde

كَثِيرًا كَثِيرًا

فَصَلِّ وَ سَلِّمْ وَبَارِكْ عَلىَ جَميِعِ الْاَ نْبِيَاءِ وَالْمُرْسَلينَ,  وَآلِ كُلٍّ اَجْمَعِينَ وَالْحَمْدُلِ اللهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ
عَلىَ اَعْظَمِ الْعَالَمِينَ سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ صَلَوَاتِ, عَلىَ اَشْرَفِ الْعَالَمِينَ سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ صَلَوَاتِ, عَلىَ اَكْمَلِ الْعَالَمِينَ سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ صَلَوَاتِ
اَللَّهُمَّ صَلِّ عَلَى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ وَآدَمَ وَنُوحٍ وَاِبْرَاهِيمَ وَمُوسَى وَعِيسَى وَمَا بَيْنَهُمْ مِنَ النَّبِيِّينَ وَالْمُرْسَلِينَ. صَلَوَاتُ اللهِ وَسَلاَمُهُ عَلَيْهِمْ اَجْمَعِينَ وَالْحَمْدُلِ اللهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ.  جَزَى اللهُ عَنَّا سَيِّدَنَا مُحَمّدًا صَلّىَ اللهُ تَعَالىَ عَلَيْهِ وَ سَلَّمَ مَا هُوَ اَهْلُهُ
اَللَّهُمَّ يَامُقَلِّبَ الْقُلُوبِ,  ثَبِّتْ قَلْبِي عَلَى دِينِكَ.  اَللَّهُمَّ يَامُفَتِّحَ الْأَبْوَبِ,  اِفْتَحْ لَنَا خَيْرَالْبَابِ

Allah’ım! Efendimiz Muhammed’e Efendimiz Muhammed’in âli’ne ve ashabına Salât eyle. Onun ve Onların üzerine  (sayıları sence malum olan) dert ve derman sayısınca selâmet ve bereket eyle. Salât, selâm ve bereket cümle nebi ve resullere, onların cümle âline de olsun. Âlemlerin Rabbi olan Allah’ım Sana hamt olsun
 Allah’ım! Âlemin en büyüğü Efendimiz Muhammed’e, Âlemin en şereflisi Efendimiz Muhammed’e, Âlemin en mükemmeli Efendimiz Muhammed’e, O’nun âline ve ashabına Salât ve Selâm eyle
Allah’ım! Efendimiz Muhammed’e, Salât eylediğin gibi; Hz. Âdem’e, Hz.Nûh’a, Hz.Mûsa’ya, Hz. Îsa’ya ve bunların aralarında gelen cümle nebi ve resullere de Salât eyle. Allah’ım salât ve selâm Onların cümlesinin üzerine olsun. Âlemlerin Rabbi olan Allah’ım Sana hamt olsun
Allah’ım! Efendimiz Muhammed sallallahü te’ala aleyhi ve sellemi ve onun ehlini; biz ümmetine olan merhametinden dolayı lâyık olduğu en yüksek dereceyle mükâfatlandır
Ey kalpleri çeviren Allah'ım! Kalbimi dinin üzere sabit kıl. Ey umulmadık kapılar açan Allah’ım! Bizim için hayır kapıları aç

بِسْمِ اللهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ.    يَآ اَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا اصْبِرُوا وَصَابِرُوا وَرَابِطُوا وَاتَّقُوا اللهَ لَعَلَّكُمْ تُفْلِحُونَ

Ya Rabbi! Sen “Ey İman edenler sabredin, sabırda sebat edin, (cihat için) hazırlıklı ve uyanık olun, Allah'a karşı gelmekten sakının ki, kurtuluşa eresiniz.” Buyuruyorsun. Sen bize sabretmesi zor durumlar yaşatma dayanabileceğimiz sıkıntılar başımıza geldiğinde ise sabretmeyi, sabırda sebat etmeyi bizim için kolaylaştır. Cihat için daima hazırlıklı ve uyanık olmayı, Allah’a karşı gelmekten sakınmayı ve kurtuluşa ermeyi bize nasip eyle

سُبْحَانَ الْقاَئِمِ الدَّائِمِ  سُبْحانَ الْحَىِّ الْقَيُّمِ  سُبْحَانَ الْحَيِّ الَّذىِ لاَ يَنَامُ وَ لاَ يَموتُ , سُبحَانَ الّلهِ الْعَظِيمِ وَبِحَمْدِهِ سُبُّحٌ قُدُّسٌ رَبُّنَا وَ رَبُّ الْمَلَائِكَتِ وَال رُّوحِ , سُبْحَانَ الْعَلىِّ الْاَعْلَى سُبْحَا نَهُ وَتَعَالَى

Ey daimi hayat ile Kaim olan Allah’ım! Seni tespih ederim. Ey bütün varlıklara hayat veren Ezelî ve Ebedî hayat sahibi (Hayy)!       Ey hayat verdiği varlıkları yöneten, onları ayakta tutan, onların varlıklarını devam ettiren (Kayyûm)! Seni tespih ederim. Ey ölüm ve uyku gibi noksanlıklardan münezzeh olan hayat sahibi, Seni tespih ederim.  Ey Azim olan Allah’ım! Seni hamt ile tespih ederim ki, Sen biz (insanların), Meleklerin ve Cebrail’in rabbisin. Sen bütün noksan sıfatlardan münezzeh (Sübbûh) ve kemal sıfatlarla muttasıf (Mukaddes) sin. Ey yüceler yücesi, ey şanı yüce Seni tespih ederim

اَللهُ أَكْبَرُ كَبِيرًا وَالْحَمْدُ ِللهِ كَثِيرًا فَسُبْحَانَ اللهِ بُكْرَةً وَأَصِيلاً

Allah’ım! Sen büyüklerin en büyüğüsün. Allah’ım! Sana çok hamt eder, sabah-akşam Seni tespih ederim

100Defa

لاَ حَوْلَ وَلاَ قُوَّةَ اِلاَّ بِاللهِ الْعَلِىِّ الْعَظِيمِ

Allah’ım! Sen en büyük ve en yücesin. Senden başka güç ve kuvvet sahibi yok

100Defa

حَسْبُنَا اللهُ وَنِعْمَ الْوَكِيلُ

Allah’ım! Sen bize yetersin. Sen ne güzel vekilsin  
 
اَللَّهُمَّ صَلِّ صَلاَةً كَامِلَةً وَسَلِّمْ سَلاَمًا تَامًّا عَلَى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ الَّذِى تَنْحَلُّ بِهِ الْعُقَدُ وَتَنْفَرِجُ بِهِ الْكُرَبُ وَتُقْضَى بِهِ الْحَوَائِجُ وَتُنَالُ بِهِ الرَّغَائِبُ وَحُسْنُ الْخَوَاتِمِ وَيُسْتَسْقَى الْغَمَامُ بِوَجْحِهِ الْكَرِيمِ وَعَلَى آلِهِ وَصَحْبِهِ فِى كُلِّ لَمْحَةٍ وَنَفنسٍ بِعَدَدِ كُلِّ مَعْلُومٍ لَكَ

Allah’ım! Hürmetine düğümler çözülen, sıkıntılar ve belâlar dağılıp yok olan, hacetler ve ihtiyaçlar giderilen, maksatlara ve güzel âkibetlere nail olunan. O’nun şerefli yüzü hürmetine bulutlardaki yağmur istenilen Efendimiz Muhammed’e, O’nun âline, ashabına her bakışta, her nefeste ve zatınca malum olanların sayısınca kâmil bir salât ve selâm, tam bir selâmet ihsan eyle

وَإِلَهُكُمْ إِلَهٌ وَاحِدٌ لاَّ إِلَهَ إِلاَّ هُوَ الرَّحْمَنُ الرَّحِيمُ

“Allah’ım Sen bizim tek ilâhımızsın. Senden başka ilâh yoktur. Sen Rahmansın ve Rahimsin”

اللّهُ لا إِلَهَ إِلاَّ هُوَ الْحَيُّ الْقَيُّومُ

Allah’ım! Senden başka İlâh yoktur. Sen bütün varlıklara hayat veren Ezelî ve Ebedî hayat sahibi (Hayy)’sın. Sen, hayat verdiğin varlıkları yöneten, onları ayakta tutan, onların hayatlarını devam ettiren (Kayyum)’sun

 شَهِدَ اللّهُ أَنَّهُ لاَ إِلَهَ إِلاَّ هُوَ وَالْمَلاَئِكَةُ وَأُوْلُواْ الْعِلْمِ قَآئِمَاً بِالْقِسْطِ, لاَ إِلَهَ إِلاَّ هُوَ الْعَزِيزُ الْحَكِيمُ

“Allah’ım! Senden başka İlâh olmadığına; Senin adaleti ayakta tuttuğuna; (bizatihi) Sen, Melekler ve ilim sahipleri şahittir. Sen, kendinden başka ilâh olmayan Yücelik ve Hikmet sahibisin.

يَامَالِكَ الْمُلْكِ  يَا ذَالْجَلاَلِ وَالْاِكْرَامِ  يَاحَىُّ  يَا قَيُّومِ.     اَللَّهُمَّ مَالِكَ الْمُلْكِ تُؤْتِي الْمُلْكَ مَن تَشَاءُ وَتَنزِعُ الْمُلْكَ مِمَّن تَشَاءُ وَتُعِزُّ مَن تَشَاءُ وَتُذِلُّ مَن تَشَاءُ بِيَدِكَ الْخَيْرُ إِنَّكَ عَلَىَ كُلِّ شَيْءٍ قَدِيرٌ, تُولِجُ اللَّيْلَ فِي الْنَّهَارِ وَتُولِجُ النَّهَارَ فِي اللَّيْلِ وَتُخْرِجُ الْحَيَّ مِنَ الْمَيِّتِ وَتُخْرِجُ الَمَيَّتَ مِنَ الْحَيِّ وَتَرْزُقُ مَن تَشَاء بِغَيْرِ حِسَابٍ
رَحْمَانَ لدُّنْيَا وَاْلآخِرَةِ وَرَحِيمَهُمَا تُؤْتِي مَنْ تَشَاءُ مِنْهُمَا وَتَمْنَعُ مَنْ تَشَاءُ  اِرْحَمْنِي رَحْمَةً تُغْنِنِي بِهَا عَنْ رَحْمَةٍ مِنْ سِوَاكٍ

Allah'ım! Mülkün sahibi Sensin. Sen o mülkü dilediğine verir, dilediğinden de çeker alırsın; Sen, dilediğini yüceltir, dilediğini de alçaltırsın. Hayır yalnız senin elindedir. Gerçekten sen, her şeye gücü yetensin.  Geceyi gündüze dönüştüren, gündüzü de geceye dönüştürensin. Ölüden diri çıkaran, diriden de ölü çıkaransın. Sen dilediğine de hesapsız rızık verensin
Ey dünyanın ve âhiretin Rahmânı ve her ikisinin Rahîmi olan Allah'ım! Sen her ikisini dilediğine verir, dilediğine vermezsin. Rahmetinle bana öyle merhamet ki başkasının merhametine ihtiyaç kalmadan her ikisini de bana nasip eyle

يَارَزَّاقُ.   اِنَّ اللَّهَ هُوَ الرَّزَّاقُ ذُوالْقُوَّةِ الْمَتِينُ,  وَلاَ حَوْلَ وَلاَ قُوَّةَ اِلاَّ بِاللهِ الْعَلِىِّ الْعَظِيمِ

Allah’ım! Şüphesiz ki Sen güç ve kuvvet sahibi Rezzak’sın. Sen en büyük ve en yücesin. Senden başka güç ve kuvvet sahibi yok

يَا لَطِيفُ.   اللَّهُ لَطِيفٌ بِعِبَادِهِ يَرْزُقُ مَن يَشَاءُ, وَهُوَ الْقَوِيُّ الْعَزِيزُ

Ey (kullarına çok lütufkâr olan) Latif! Sen dilediğine bol rızık veren, yüce kuvvet ve mutlak güç sahibisin

يَا كَبِيرُ.   يَا كَبِيرُ اَنْتَ الَّذِى لاَ تَهْدِى الْعُقُولُ لِوَصْفِ عَظَمَتِهِ

Ey (en büyük olan) Kebir! Sen öyle büyüksün ki, Senin Azametinin vasfını akıllar almaz

يَا بَارِىءُ.   يَا بَارِئَ النُّفُوسِ بِلَا مِثَالٍ خَلَا مِنْ غَيْرِهِ

Ey (her şeyi ayrı-ayrı ve başka-başka şekillerde yaratan) Bari! Yarattığın varlıklardaki uyumun ve düzenin eşi benzeri yok

يَا تَامُّ.   يَا تَامُّ فَلاَ تَصِفُ الْاَ لْسُنُ كُلَّ جَلَالِ مُلْكِهِ وَعِزَّتِهِ

Ey (bütün sıfatları Kemal üzere eksiksiz olan) Tam! Senin İzzet ve Celâlini tam olarak anlatmaya lisan ve kelam kafi gelmez

يَا صَمَدُ.   اَلَّلهُمَّ اِنِّى اَسْأَلُكَ بِأَنَّكَ اَنْتَ اللهُ الْاَحَدُ الصَّمَدُ الَّذِى لَمْ يَلدْ وَلَمْ يُولَدْ وَلَمْ يَكُنْ لَهُ كُفُوًا اَحَدٌ

Allah’ım! Sen teksin, Sen, hiçbir şeye ve hiçbir kimseye muhtaç olmayan (ihtiyaçları giderici) Samedsin, Sen, doğmadın, doğurmadın, Senin hiçbir dengin yok… (Ey ihtiyaçları gideren Allah’ım! Samet isminin hatırına) tüm ihtiyaçlarımı gideriver

يَا حَنَّانُ يَا مَنَّانُ.   اَلَّلهُمَّ اِنِّى اَسْأَلُكَ بِأَنَّ لَكَ الْحَمّدُ لَا إِلَٰهَ إِلَّا اَنْتَ الْحَنَّانُ الْمَنَّانُ  بَدِيعُ السَّمَاوَاتِ وَالْاَرْضِ يَا ذَالْجَلاَلِ وَالْاِكْرَامِ يَاحَىُّ يَا قَيُّومِ

Allah’ım! Hamdimiz Sanadır. Senden başka İlâh yoktur. Sen çok merhametli “Hannan” ve çok ihsan edici “Mennan”sın. Semâvât ve arzın celâl ve ikrâm sahibi yaratıcısısın. Bütün varlıklara hayat veren Ezelî ve Ebedî hayat sahibi (Hayy)’sın. Hayat verdiğin varlıkları yöneten, onların hayatlarını devam ettiren (Kayyûm)’sun  Ey Celâl ve İkram sahibi Allah’ım! Lütfün ile bana çok merhamet et ve çok ihsanda bulun

يَا حَمِيدَ .     يَا حَمِيدَ الْفِعَالِ ذَا الْمَنِّ عَلٰى جَمِيعِ خَلْقِهِ بِلُطْفِهِ, اَلَّلهُمَ رَبَّنَا وَارْزُقْنَا وَاَنْتَ خَيْرُ الرَّازِقِينَ

Ey bütün yaptıkları övülmeye lâyık olan, lütfü ile bütün mahlûkata ihsan eden Allah’ım, bizi rızıklandır. Zira Sen rızık verenlerin en hayırlısısın

اَلَّلهُمَّ اِنّىِ ضَعِيفٌ فَقَوِّ فِى رِضَاكَ ضَعْفِىِ,  وَخُذْ اِلَىَّ الْخَيْرَ بِنَا صِيَتِى,  وَاجْعَلِ الْاِسلَامَ مُنْتَهَى رِضَاىَ,  اَلَّلهُمَّ اِنّىِ ضَعِيفٌ فَقَوِّنِى,  وَاِنّىِ ذَلِيلٌ فَأَعِزَّنِى,  وَاِنّىِ فَقِيرٌ فَارْزُقْنِى

Ey Rabbim, ben zayıfım, benim zaafımı rızan yolunda kuvvetlendir. Beni perçemimden tut ve hayra sevk et. İslâm’ın rızası en yüksek arzum olsun. Ey Rabbim, ben zayıfım, beni kuvvetlendir. Ben zelîlim beni izzetlendir. Ben ihtiyaç sahibiyim beni rızıklandır

    اَلَّلهُمَ اكْفِنيِ بِحَلاَلِكَ عَنْ حَرَامِكَ وَاَغْنِنِي بِفَضْلِكَ عَنْ مَنْ سِوَاكَ

Allah’ım! Bana helâl rızık nasip ederek haramlardan koru! Lütfün ile beni senden başkasına muhtaç etme

اَللَّهُمَّ اِنِى اَعُوْذُ بِكَ مِنَ الهَمِّ وَالحَزَنِ ، وَاَعُوْذُ بِكَ مِنَ العَجْزِ وَالكَسَلِ ، وَاَعُوْذُ بِكَ مِنَ الجُبْنِ وَالبُخْلِ. وَاَعُوْذُ بِكَ مِنْ غَلَبَةِ الدُّيُونِ وَقَهْرِ الرِّجَالِ

Allah’ım! Endişe ve hüzünden, acizlik ve tembellikten, korkaklık ve cimrilikten, borcumu ödeyememekten ve insanların kahrından sana sığınırım

اَللَّهُمَّ ارْزُقْنَا رِزْقاً حَلاَلاً طَيِّباً بِلاَ كَدٍّ وَاسْتَجِبْ دُعَاءَنَا بِلاَ رَدٍّ وَنَعُوذُ بِكَ عَنِ الْفَضِيحَتَيْنِ الْفَقْرِ وَ الدُّيُونِ

Allah'ım! Bize zahmetsiz kazanılan bol ve bereketli helâl rızk ihsan eyle. Duamızı kabul buyur, reddetme. Şu iki kötü şey olan fakirlikten ve borçtan sana sığınırım muhafaza eyle

سُبْحَانَ الْمُفَرِّجِ عَنْ كُلِّ مَحْزُونٍ وَمَغْمُومٍ. سُبْحَانَ مَنْ جَعَلَ خَزَاءِنَهُ بِقُدْرَتِهِ بَيْنَ الْكَافِ وَالنُّو نِ. اِنَّمَا اَمْرُهُ اِذَا اَرَادَ شَيْءًا اَنْ يَقُولَ لَهُ كُنْ فَيَكُونُ. فَسُبْحَانَ الَّذِى بِيَدِهِ مَلَكُوتُ كُلِّ شَئٍ وَاِلَيْهِ تُرْجَعُونَ. هُوَاْلاَوَّلُ مِنَ اْلاَوَّلِ وَاْلاَخِرُ بَعْدَالاَخِرِ وَالظَّاهِرُ وَالْبَاطِنُ وَهُوَ بِكُلِّ شَيْءٍ عَلِيمٌ. لَيْسَ كَمِثْلِهِ شَيئٌ فِى اْلاَرْضِ وَلاَ فِى السَّمَاءِ وَهُوَالسَّمِيعُ الْعَلِيمُ. لاَ تُدْرِكُهُ اْلاَبْصَارُوَهُوَ يُدْرِكُ اْلاَبْصَرَ وَهُوَاللَّطِيفُ الْخَبِيرُ.

Ey her hüzünlüden ve endişeliden hüznü ve endişeyi gideren Allah’ım! Seni tespih ederim. Kudretiyle hazinelerini "Kâf ile Nûn" arasına koyan Allah’ım Seni tespih derim. Sen ki, bir şeye ol deyince o şey derhâl oluverir. Allah’ım! Seni tespih ederim ki her şeyin hükümranlığı senin elindedir ve dönüş sanadır. Sen, her evvelden evvelsin, her âhirden âhirsin, görünmeyen Zâhirsin, gizlenmeyen Bâtınsın, Sen her şeyi bilensin. Yerde ve gökte eşi benzeri olmayan işiten ve bilensin. Gözler Seni görmez ama Sen gözleri görürsün. Sen Latifsin ve her şeyden haberdarsın

اَللّٰهُمَّ رَبَّ السَّمٰوَاتِ السَّبْعِ وَرَبَّ الْعَرْشِ الْعَظِيمِ. رَبَّنَا وَرَبَّ كُلِّ شَىْئٍ مُنْزِلَ التَّوْرَاةِ وَالْإِنْجِيلِ وَالْقُرْآنِ فَالِقُ الْحَبِّ وَالنَّوٰى. أَعُوذُ بِكَ مِنْ شَرِّ كُلِّ شَىْئٍ أَنْتَ آخِذٌ بِنَاصِيَتِهِ أَنْتَ الْاَوَّلُ فَلَيْسَ قَبْلَكَ شَيْئٌ. وَأَنْتَ الْآخِرُفَلَيْسَ بَعْدَكَ شَيْئٌ. وَأَنْتَ الظَّاهِرُ فَلَيْسَ فَوْقَكَ شَيْئٌ. وَأَنْتَ الْبَاطِنُ فَلَيْسَ دُونَكَ شَيْئٌ. اِقْضِ عَنِّى الدُّيُونِ وَأَغْنِنِى مِنَ الْفَقْرِ

Ey yedi kat göklerin Rabbi ve Arş-ı Azim’in Rabbi Allah’ım! Ey bizim Rabbimiz ve her şeyin Rabbi! Tevrat, İncil ve Kur’ânı indiren! Çekirdeği yararak bitkileri çıkaran… Kudret elinle zapt-u rapt altına aldığın her (zararlı) şeyin şerrinden Sana sığınırım.  Sen, Senden evvel hiçbir şey olmayan Evvelsin, Sen, Senden sonra hiçbir şey kalmayacak Âhirsin. Sen, Senden daha görünür hiçbir şey olmayan Zâhirsin. Sen, Senden daha gizli hiçbir şey olmayan Bâtınsın. Allah’ım beni borç yükünden ve fakirlikten kurtar ve bana zenginlik nasip eyle

اَللَّهُمَّ اِنَّكَ تَعْلَمُ سِرِّى وَعَلاَنِيَتِي فَاقْبَلْ مَعْذِرَتي، وَتَعْلَمُ حَاجَتِي فَاَعْطِنِي سُؤْلِي، وَتَعْلَمُ مَافِي نَفْسِي فَاغْفِرْلي ذُنُوبِي، اَللَّهُمَّ اِنِّي اَسْئَلُكَ اِيمَاناً يُبَاشِرُ قَلْبِي وَيَقِيناً صَادِقاً حَتَّى أَعْلَمَ أَنَّهُ لايُصِيبُنِي اِلاَّ مَا كَتَبْتَ لِي رِضاً مِنْكَ بِماَ قسَّمْتَ لِي، أَنْتَ وَلِيِّ فِي الدُّنْيَا وَالْلآخِرَةِ. تَوَفَّنِي مُسْلِماً وَاَلْحِقْنِي بِالصَّلِحِينَ



Allah’ım! Şüphesiz Sen, gizlediğimi de açığa vurduğumu da bilirsin. Özrümü kabul eyle. Hacetimi bilirsin isteğime kavuştur. Yaptıklarımı bilirsin günahımı bağışla. Allah’ım! Senden kalbimi kaplayacak sağlam ve gerçek bir iman istiyorum ki, bana isabet edenlerin alnıma yazılanlar olduğunu bilip Senden gelen kısmetime razı olayım. Allah’ım dünyada ve ahirette sahibim Sensin, beni Müslüman olarak öldür ve salih kullarının arasına kat. Amin

4 Eki 2017

Adam: Alo
Kadın: Merhaba şekerim, kulüpte misin?
Adam: Evet.
Kadın: Ay ben burada süper bir deri ceket gördüm. 1.000 dolarcık. … Alabilir miyim?
Adam: Oluur, madem çok sevdin, al tabii.
Kadın: Aslında buradan önce de galeriye uğradım. Yeni yılın modelleri gelmiş, tam istediğim renkte bir araç beğendim.
Adam: Ne kadar?
Kadın: 60.000 dolarcık.
Adam: O parayı vereceksem bütün aksesuarlarını isterim ama…
Kadın: Yaşasınnn! Bir şey daha var, geçen sene beğendiğimiz ev yine satılık ve 450.000 dolar istiyorlar.
Adam: Tamam, ama 420.000 dolardan fazla verme sakın.
Kadın: Oldu şekerim. Sonra görüşürüz. Seni seviyorum.
Adam: Ben de seni…Görüşürüz.
Adam telefonu kapatıp şaşkın bir vaziyette etrafında onu seyreden topluluğa döner ve sorar:
“Bu telefon numarası kimin, bilen var mı? )

24 Ağu 2017

Bir grup Japon doktor sıcak suyun bazı sağlık sorunlarının çözümünde % 100 etkili olduğunu tespit etti.

SICAK SU NASIL KULLANILIR
Sabah erkenden kalkın ve mideniz boşaldığında yaklaşık 4 bardak oda sıcaklığında ılık su için; yani 20-24 derece arası.Vücudumuz 20-24 derece arasındaki sudan çok rahat yararlanabiliyor. Başlangıçta 4 bardak içermeyebilirsiniz, ancak yavaş yavaş alışmalısınız.

Suyu aldıktan sonra 45 dakikalık bir şey yemeyin.

Sıcak su terapisi sağlık problemlerini kısa sürede çözecektir:

*30 gün içinde şeker hastalığı

*30 gün içinde kan basıncı

*10 gün içinde mide sorunları

*9 ay içinde her çeşit kanser

*6 ayda damar tıkanması

*10 gün içinde iştah azalması

*10 gün içinde Uterus ve ilgili hastalıklar

*10 gün içinde burun, kulak ve boğaz problemleri

*15 gün içinde kadın sorunları

*30 gün içinde kalp rahatsızlıkları

*Baş ağrısı / migren 3 gün içinde

*4 ayda kolestrol

*Epilepsi ve felç 9 ayda sürekli

*Astım 4 ayda

SOĞUK SU İÇMEK KÖTÜ BİR SEÇENEK

*Soğuk su, kalbin 4 damarını kapatır ve kalp krizine neden olur. Soğuk içecekler kalp krizinin ana nedenidir.

* Ayrıca karaciğerde sorunlar da yaratır. Yağ karaciğeri sıkıştırabilir. Karaciğer nakli için bekleyen insanların çoğu soğuk su içme kurbanıdır.

* Soğuk su midenin iç duvarlarını etkiler. Büyük bağırsağı etkiler ve Kanser ile sonuçlandırır.

24 Mar 2017

Dr. Fevzi Özgönül’den beden aklını harekete geçirmek için altın değerinde öğütler
07.00-07.30: Uyanma vakti
08.00: Kahvaltı; Sabah kahvaltısı en geç 08:00-08:30’da olmalı, uyanınca önce 1 bardak oda ısısında su için ve acıkmak için hafif bir egzersiz yapın sakın aç karına uzun yürüyüşler veya ağır spor yapmayın. Öğlen yemeğini en geç 14:30’da yemek zorunda olduğumuz için bundan yaklaşık 6 saat önce de sabah kahvaltısını yapmalıyız.
Kahvaltıda ekmek, hamur işi yiyecekleri azaltın, yerine kavrulmamış badem, fındık veya ceviz yiyin. Ekmek yiyecekseniz 1 dilim tam buğday veya tahıllı tercih edin. Kesinlikle mısır gevreği veya benzer bir şey yemeyin, bu tür yiyecekler sadece tok hissettirir ama beslemez.
Kahvaltıda kepekli ekmek sakın yemeyin, kepek çocuklarda yasaktır çünkü büyümek için çok önemli olan demir ve kalsiyumun bağırsaklardan emilimini engeller.
Kahvaltıda içecek olarak, kahve, çay, taze sıkılmış meye suyu, bitki çayı, süt, ayran içebilirsiniz.
Arada çok çay ve kahve içmeyin, yiyeceğiniz her şeyi yiyip sofradan kalkın. Bundan sonra öğlen yemeğine kadar başka hiçbir şey yemeyin, su içebilirsiniz, çok fazla çay, kahve de tüketmeyin. Çok çay ve kahve su içme isteğini azaltır ve vücutta kendilerinin 3 katı kadar su tutulmasına neden olur. Bu nedenle günde 2-3’den fazla içmeyin.
12.00-14.30: Öğlen yemeği; Öğlen yemeğinde bütün vücudumuzu saran ve bize şekil veren bağ dokumuzu güçlendirmek, kolajen ve elastin fibrilleri üretmek için, mutlaka yiyecekler ile proteinleri, esansiyel yağları, vitaminleri ve mineralleri sindirerek vücuda almamız gerekir.  Bu nedenle vücudun bu zor sindirilenleri sindirebilmesi için, ona kolay sindirilip hemen şekere dönebilen, ekmek, makarna ve pilavı vermememiz gerekir.
 Proteini bol olan ve mutlaka etli ama yanında sebze de olan etli yemekleri, bakliyatlı, salatalı hazmı zor bir veya birkaç yemeği yanında ekmek, makarna, pilav olmadan yiyin. Bu yemekler etli sebze yemekleri olabildiği gibi; köfte, piyaz, salata gibi et ve salatada olabilir. Ayrıca öğlen yemeğinde çiğ badem fındık veya ceviz gibi kuru yemişler de yiyin. Canınızın çektiği meyveleri de öğlen yemeğinde yiyin.
İçecekler: Öğlen yemeğinde ayran, yoğurt, taze sıkılmış meyve suları serbest, ama öğün aralarında mümkünse su içiniz. Nadiren çay kahve de olabilir.
Kesinlikle ara öğün  yapmayın! Yediğiniz bir ara öğünün sindirimi yaklaşık 4-6 saat sürmektedir. Öğünlerde yediğimiz yiyecekler tam olarak sindirilmeden ara öğün yersek hem daha erken acıkırız, hem de gece iştahımız bir türlü kapanmaz.
17.00-19.00 arası acıkabilirsiniz!
18.00-20.00 arası biraz hareket ve Akşam yemeği; Akşam yemeğinden önce mutlaka yürüyüş yapmalıyız veya hareket etmeliyiz. Günün son öğününü illa en geç saat 18:00 de yapmak zorunda değiliz. Burada önemli olan öncelikle gündüz yenilen yemeklerin iyice sindirilmesinden sonra ne kadar acıktıysak o kadar yemeliyiz. Eğer hiç acıkmadıysak yemeyebiliriz de. Şayet yiyeceksek sadece açlığımızı yatıştırmak üzere hazmı kolay çorba türü ya da sebze türü yemeklerden doyuncaya kadar yiyebiliriz. Akşam yemeğinde salata veya pişmemiş yiyecekler, meyve, kuruyemiş, et ve etli yemek yemeyin.
 Sütlaç, kazandibi ya da dondurma gibi bir tatlı yemek istiyorsanız, akşam 22.00 sularında sindirim sisteminin mesaisi bittikten sonra yiyebilirsiniz.
Gece sakın meyve yemeyin!
Probiyotik ile bağırsaklarınızı mayalayın; Ayran, Süzme peynir, Yoğurt, Lahana turşusu, Kefir, Pastörize edilmemiş turşu ve zeytin
doğal probiyotikler gıdalardan bazılarıdır. Ayrıca besin desteği olarak eczanelerde de satılıyor.
Uyku vakti;


Probiyotik nedir?
Probiyotikler yaşayan mikroorganizmalardır ve yeterli miktarda olduklarında yaşadıkları vücuda fazlasıyla yararlıdırlar.
yeni yapılan çalışmalar probiyotiklerin anksiyete ve depresyona faydalı olduğunu ortaya koydu. Bu bulgu bağırsak ile beyin arasındaki iletişimi tekrar ortaya koyması açısından çok önemli.
Çünkü bağırsaklarda bulunan hormonların çoğu beyinde de mevcut. Psikolojik durumlarda ishal olmak, geğirme olması veya kabızlık, gaz olması da bunun bir işareti.

İletişim

Ad

E-posta *

Mesaj *

Ziyaretciler

Günün Hadis-i Şerifi

Geçmiş Yazılar